Denizli Ticaret Odası (DTO) Başkanı Uğur Erdoğan, Pamukkale TV’de yayınlanan Gündeme Dair programına konuk oldu. Başkan Erdoğan, Pamukkale TV Genel Yayın Yönetmeni Bahadır Kelci’nin sorularını yanıtladı; dünya, ülke ve kent gündemini değerlendirdi. Ayrıca DTO’daki projeleri ve hizmetlerini anlattı.
-Sayın Başkanım, İsrail’in Gazze’ye yönelik saldırılarıyla ilgili yorumlarınızı alabilir miyiz?
İsrail, bebek, çocuk, kadınlar demeden sivilleri öldürmekte ve savaş suçu işlemektedir. Batı, binlerce sivil insanın can verdiği, artık kitlesel katliam boyutuna ulaşan bu saldırılara maalesef sessiz kalmakta, hatta bazıları destek vermektedir. Bu savaşın bir an önce durdurulması gerekiyor. Saldırılarda hayatını kaybedenlere Allah’tan rahmet, yararlılara ise acil şifalar diliyorum. Çıkarları için insanların yaşam hakkını elinden alanları, elini kana bulayanları da kınıyorum.
-Denizli Teknik Tekstil Merkezi’ni hayata geçirdiniz ve şehir dışından gelen öğretmenlere de eğitimler veriyorsunuz. Sadece Denizli’den değil, Türkiye’nin dört bir kentinden buralara eğitime gelen öğretmenler var. Bu konuyla ilgili neler söylemek istersiniz?
Türkiye’nin 20 ilinden öğretmenlerimize uygulamalı eğitim yaptırıyoruz, ocak ayı sonuna kadar devam edecek. Mesleki eğitimin kalitesinin artırılması amacıyla böyle bir projeyi hayata geçirdik. Denizli Teknik Tekstil Merkezimizde, bugüne kadar üretimi olmayan tesislerin kurularak yüksek teknoloji ve katma değeri yüksek ürünlerin üretimini amaçlıyoruz. Türkiye ihracat birim değerini daha yukarıya doğru yükseltmenin gayreti içerisindeyiz. İhracat hedef rakamlarımıza katma değeri yüksek ürünlerle ulaşacağımızı, üretimimizi ve istihdamımızı arttıracağımızı düşünüyoruz. Denizli daha bir başlangıç, ileriki süreçlerde Denizli’de teknik tekstil ürünlerinin yatırımlarını görmeyi hedefliyoruz.
-Merkezde özellikle susuz boyama teknolojisi dikkatimi çekti. İklim değişikliği ile birlikte su, çok daha önemli hale geldi. Bu konuda neler söylemek istersiniz?
Su, artık çok kıymetli. Biliyorsunuz boyahanelerde su tüketimi çok fazla. Biz üniversite hocalarımızla Ar-ge çalışması yapıp, numuneler ürettik. Özellikle polyester ürünlerde susuz boyama uygulamasını gerçekleştirdik. Bu konu ile ilgili Denizli’de yatırımlar yapılabilir. Bunun yanında merkezimizde sağlık ve inşaat sektörleri ile uçaktan otomobil yedek parça üretimine, kurşun geçirmeyen, ısıya dayanıklı, sıvı ve leke tutmayan kumaşlar gibi birçok ürünün Ar-Ge’sini yapıyoruz. Denizli Ticaret Odası ailesi olarak böyle bir projeyi hayata geçirmekten onur ve gurur duyuyoruz. Faydalı bir iş olduğunu düşünüyoruz. Bizim amacımız ve çabamız Denizli’mizi ve ülkemizi daha güçlü hale getirmek, sektörlerimizde çeşitliliği arttırmak.
-Denizli Ticaret Odası Başkanı olarak platform dönem başkanlığında olarak biliyoruz ki Ankara’da sık sık temaslarda bulundunuz. Bakanlıklar nezdinde de görüşmeler yaptınız ve hala dosyalarını sunuyorsunuz. Denizli’nin sorunlarına değinmeye çalışıyorsunuz, bu konuda nasıl yorum yaparsınız?
Denizli İş adamları Tüccarlar ve Sanayiciler Platformu dönem sözcülüğümüzde ve Ticaret Odası Başkanlığı görevine geldiğimiz günden beri ilimizin ihtiyaç, problem ve taleplerini dile getirdik, halen de devam ediyoruz. Bunların tabii ki faydasını görüyoruz. Son 1,5 yılda baktığımız zaman Denizli’ye 4-5 bakanımızı, Bankalar Birliği Başkanımız ve yönetimini getirdik. Her gelen bakanımıza da Denizli’mizin istek, talep ve problemlerini hem dosya olarak verdik hem de iş dünyamızla yaptığımız toplantılarımızda dile getirdik. Bunlar önemli, biz bu pandemi döneminde bunun karşılığını çok ciddi anlamda gördük. Finansmanla ilgili o dönemde çok ciddi destek aldık. İhracattaki talep daralmasından kaynaklanan sıkıntıları, sınır kapılarındaki problemleri ve özellikle vizelerle ilgili sıkıntıları dile getirdik. Bugün Denizli Ticaret Odası’nda Almanya ve İtalya vizeleriyle işlemler için İdata’nın yeri var. Artık insanlarımız vize noktasında başka şehirlere gidip parmak izi vermiyor. Bu ofiste ihracatçımızın veya parmak izi vermek isteyen vatandaşlarımızın işini de kolaylaştırıp çözüyoruz. Denizli Ticaret Odası olarak neredeyse ayda iki kez dünyanın dört bir tarafındaki fuarlara gidiyoruz. Bunların çok faydasını gördüğümüze inanıyorum, fuar ve ikili iş görüşmelerini çok önemsiyorum. Fuarlarda KOSGEB desteği alıyoruz aynı zamanda Ticaret Odası olarak da katkıyı veriyoruz. Fuar organizasyonlarımızı her geçen gün genişletiyoruz. Fuarlarda da her geçen gün firma sayımızın arttığını görüyoruz. Sadece üç aylık bir sürece bakıldığında 300’e yakın firmamızı fuara götürmüşüz. İhracatımıza yeni firmaların katılmasında fuarların çok desteğinin olduğunu düşünüyorum. Pandemi döneminde bina yapacaktık ancak o günkü koşullarda biz mevcut olan finansmanımızı üyelerimizin ihtiyacına sunduk. Bugün o ihtiyaç ortadan kalktı. Şimdi Denizli’ye yakışır bir akıllı bina yapacağız. Aynı zamanda Gıda Sanayi Sitesi ve Geri Dönüşümcüler Sanayi Sitesi kuracağız. Bu anlamda önümüzdeki günlerde de ilgili bakanlarla bu konuları ele alarak sektörlerimizin ihtiyacına cevap vermek için uğraşacağız.
-Yatırımlar için bürokrasi çok önemli oluyor. Siyasilerin de ciddi etkileri oluyor. Bu bağlamda Sayın Nihat Zeybekci önceki dönemde Ekonomi Bakanlığı yapmış bir isim. Denizli siyasetinde ve Denizli özelinde önemli bir isim. Uzun yılların ardından tekrar Ak Parti’de önemli bir göreve getirildi. Ekonomi İşlerinden Sorumlu Genel Başkan Yardımcılığını nasıl yorumlayacaksınız?
Sayın Nihat Zeybekci, İhracatçılar Birliği Başkanlığı döneminden başlayıp bugüne kadar bakıldığında Denizli’mize çok ciddi anlamda katkı sağladı. Gece gündüz demeden Denizli’nin vizyon şehir, Ege’nin incisi ve ihracatta şampiyonlar liginde olması için çok çalıştı. 24 saat esasına göre çalışır, biz de ayak uydurmaya, yetişmeye çalışıyoruz. Bu yapılan işlerde her sayfada imzası vardır. Denizli milliyetçisidir, Denizli’ye katkıyı artırmak için var gücüyle çalıştığına ben şahitlik ederim. Biraz önce anlattığımız konularda da kendisinin çok ciddi anlamda desteğini aldık. Ak Parti Genel Başkan Yardımcısı olarak göreve gelmesi Denizli’nin menfaatinedir, kıymetli bir görev. Biz bu süreçte Denizli’ye, şehrimize ve sektörlerimize ne yapabileceksek Sayın Zeybekci’nin önderliğinde çalışacağız. Gıda Sanayi Sitesi ile Geri Dönüşümcüler Sanayi Sitesini, Genel Başkan Yardımcımız, milletvekillerimiz ve belediye başkanlarımız ile bu dönemde yapmayı çok istiyoruz. Sanayi sitelerinin kurulması noktasında ısrarlı ve kararlıyız. Elimiz daha güçlü olduğu için bu dönemi değerlendirmek istiyoruz.
-TOBB Başkanı Sayın Rıfat Hisarcıklıoğlu’na da yeni bir görev verildi. Bununla ilgili bir şey söylemek ister misiniz?
Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği Başkanımız da takım çalışmasını iyi yapan, ülkeye katkı sağlayabilecek, her türlü girişimin içerisinde olan bir kişidir. Dünya Odalar Federasyonu Başkanlığı’na seçilmesi ülkemiz adına onur verici ve kıymetli. Buradan da tekrar tebrik ediyorum. Hayırlı olsun.
-Üretim yapmak çok önemli. Sanayiciler de bunu hep dile getiriyor. Özellikle pandemi sürecinde çok daha açığa çıktığını da gördük. Üretim ve ihracatla ilgili söylemek istediğiniz var mı?
Pandemi döneminde birçok alanda, sektörde sıkıntılar oldu, bizzat yaşadık. Biz 170’e yakın gelen talebi TOBB kanalı ile ilgili bakanlarımıza ve Sayın Cumhurbaşkanımıza ilettik ve bunların birçoğu karşılandı. Bu dönemde ihracattaki talep daralmasında birçok destekler verildi, Eximbank kredileri verildi. Denizli ihracatımız o dönemde 1 milyar dolar fazlasıyla o süreci geçti. Yani pandemi de Denizli’mizin üretimi hiç durmadı, çarkları çalıştı. Üç ay öncesine bakıldığında Denizli’nin ihracatında bir azalma var. Dünyadaki resesyondan dolayı talep daralmasını hep birlikte görüyoruz. Bu daralmayı engellemek veya minimuma düşürmek için çaba içerisindeyiz. Yıl sonu itibarıyla inşallah eksi gözüken ihracat rakamlarımızın toparlayacağını umut ediyorum.
Denizli Ticaret Odası’nın mesaisi sabah 8’de başlıyor. Akşama kadar eğitim veriyoruz. Denizli’miz, ihracat ve turizm şehri. Burada çalışanlarımıza, İş İngilizcesi ve İş Almancası eğitim kursları düzenliyoruz. Ona göre ülkesini, şehrini ve sektöründeki satacağı ürününü anlatsın, istiyoruz. Yani verimliliği arttırmak sadece üretimde değil insanımızdaki verimliliği de arttırmamız gerekiyor. Finansman, ihracat, dijitalleşme, fabrika yönetimi ve aile şirketlerinin yönetimi gibi birçok konuda da eğitimler veriyoruz.